Sinop İl Sağlık Müdürlüğü; Sağlık Müdürlüğü, Toplum Sağlığı Merkezi, Verem Savaş Dispanseri ve Ağız Diş Sağlığı Merkezinin bulunduğu sağlık kompleksinde, Ramazan ayında yemek servisi almak isteyen personel sayısının yetersiz olduğu gerekçesiyle yemekhaneleri kapattı.
Cumhuriyet'ten Taylan Gülkanat'ın haberine göre, Sinop İl Sağlık Müdürlüğünün yemekhanelerinin Ramazan ayında kapatılmasına ilişkin konuşan Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, uygulamayı “İnsanların inanç özgürlüklerinin dışına çıkarak zorlanması” olarak yorumladı.
Uğur, “Sinop İl Sağlık Müdürlüğü, uygulaması ile Anayasada güvence altına alınan din ve vicdan özgürlüğünü açıkça ihlal etmektedir. Hatırlatmakta fayda var, Anayasa madde 24. “Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir” dedi.
"SİZİ NEDEN ALAKADAR EDİYOR?"
Uğur, Sinop İl Sağlık Müdürlüğüne şu soruları sordu:
"1-Kamu görevlilerinin din ve vicdan özgürlüğü, Anayasa ile güvence altına alınmışken, yemekhaneye erişim hakkı neden personel sayısına göre sınırlandırılmıştır? Bu sınırlamanın hukuki dayanağı nedir?
2-Ramazan ayında yemek servisi almak isteyen personelin sayısının belirlenmesindeki kriterler nelerdir? Yeter sayısının tespit yöntemi nedir?
3-Sinop İl Sağlık Müdürlüğü, çalışanların yasal haklarını sınırlandırma yetkisini kimden ve nasıl alabiliyor? Anayasayı apaçık ihlal etme cüretinde bulunurken dayanağı kim?
4-En çok merak ettiğimiz ve defaatle sorduğumuz soru ise, kimin oruç tutup kimin tutmadığı sizleri neden bu kadar yakIndan alakadar ediyor?"
"İNANÇLA İLGİLENİLECEĞİNE YAŞAM KOŞULLARI İYİLEŞTİRİLMELİ1
Çalışan personelden bir kişi dahi oruç tutmuyor olsa, yine de yemekhanenin açık kalması gerektiğini söyleyen Uğur, “Aksi halde almış olduğunuz bu karar yalnızca Anayasayı ihlal etmekle kalmaz aynı zamanda Türk Ceza Kanunu ile hüküm altına alınan ayrımcılık suçunu oluşturur. Genel Sağlık-İş olarak, din ve inanç özgürlüğü üzerinden yapılan ayrımcılığın ve hukuka aykırı hareketlerin son derece sakıncalı olduğunu her platformda defaatle dile getirdik.
Sağlık emekçilerini ayrıştırmak, ötekileştirmek ve bu tür keyfi kararlarla hak ihlali yapmak kabul edilemez. Sinop İl Sağlık Müdürlüğünün bu kararının derhal geri alınması zarureti hasıl olmuştur. Oruç tutmak isteyen ya da istemeyen sağlık çalışanlarının kişisel inançlarıyla ilgilenmek yerine, tüm sağlık emekçilerinin yaşam koşullarını iyileştirmek için birlikte mücadele etmek, hepimiz için daha anlamlı ve daha makul bir yaklaşım olacaktır” diye konuştu.
‘BAKANLIK SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRSİN’
Uğur son olarak şunları söyledi: “Sağlık Bakanlığı yetkililerini, hukuki ve insani sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz. Anayasal hakları ihlal edilen sağlık emekçilerinin yanındaki, emekçilerin haklarını ihlal eden her türlü uygulamaya karşı mücadelemiz sonuna kadar sürecektir.”