Gündem

Eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç hakkında tutuklama talep edildi!

DHKP/C silahlı terör örgütüne finans sağladıkları iddiasıyla gözaltına alınan Sarıyer eski Belediye Başkanı Şükrü Genç hakkında tutuklama talep edildi.

Abone Ol

İstanbul'da, DHKP/C silahlı terör örgütüne finans sağladıkları iddiasıyla gözaltına alınan Sarıyer eski Belediye Başkanı Şükrü Genç ile birlikte 26 şüpheli, tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edildi. 

Gözaltına alınan 34 şüpheliden 26'sı tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturma kapsamında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince düzenlenen operasyonda yakalanan 34 şüphelinin adliyedeki işlemleri sürüyor.

Savcılık ifadeleri tamamlanan ve aralarında suç tarihinde Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Kalender Özdemir, Maltepe İlçe Belediye Başkan Yardımcısı Haydar Battal ve Maltepe İlçe Belediye Başkanı Özel Kalemi Melih Morsünbül'ün de olduğu 26 şüpheli tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.

İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Genç'in adliyede verdiği ifade ortaya çıktı. Genç ifadesinde "Hedefi durumunda olduğum bir örgüte yardım etmem söz konusu olamaz. Ben, vatanını ve milletini seven bir Türk vatandaşıyım" dedi. 

''MADDİ DESTEK SAĞLAMADIM''

Şükrü Genç '‘Ben DHKP/C Silahlı Terör Örgütü mensuplarına herhangi bir maddi destek sağlamadım. Mahallede örgüt adına yapıldığı devletin kurumları tarafından tarafımıza bildirilen bir binanın olduğu ve bu bina hakkında yıkım kararı bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine İBB ve o dönem başkanlığını yürütmüş olduğum Sarıyer Belediyesi ve Emniyet güçleri ile birlikte, daha önce de Emniyet güçlerinin belirtmiş olduğu örgüt adına inşa edilen binanın yıkımı için kurumlar arasında bir tarih belirlendi ve Emniyet güçleri belirtilen yer ve tarihte gerekli tedbirleri aldılar. Yıkımın yapılacağı gün İBB araçlarının arızalı olduğu gerekçesiyle yıkıma katılmayıp herhangi bir araç göndermedi. Başkanı olduğum Sarıyer İlçe Belediyesine ait araçlarla birlikte Emniyet güçlerinin refakatinde belirtilen mahalledeki örgüte ait binanın yıkımı gerçekleştirildi.'' ifadelerini kullandı.

''BENİ KASTEDEREK SİZİN 'ADINIZ ÖRGÜTÜN ÖLÜM LİSTESİNE ALINMIŞ' DEDİ''

Genç ifadesinde, "Yıkımdan sonra, esnaf ziyareti yapmış olduğum esnada, esnaflardan birisi yanıma gelerek, binayı yıktırdığımız için benim bahse konu örgüt tarafından şahsımı kastederek, “Sizin adınız örgütün ölüm listesine alınmış, kendinize dikkat edin' dedi. Ben, esnafın bana söylemiş olduğu bu bilgiyi o dönemki Sarıyer İlçe Emniyet Müdürü’ne ilettim. Aramızda yapmış olduğumuz bir sohbette de İlçe Emniyet Müdürü bana, örgüt tarafından evimin gözetlendiğini, bu sebeple de ikametim çevresinde emniyet tedbiri alınacağını söyledi. Bu olaylardan sonra da İstanbul Valiliği tarafından şahsıma koruma polisi görevlendirildi ve 1 adet taşıma ruhsatlı silahıma ek olarak 1 adet ruhsat daha verilerek toplamda 2 adet taşıma ruhsatlı silahım oldu. örgüt tarafından belediyemize kesilmiş olduğu beyan edilen 500.000 TL sözde para cezasının, örgütün bu yıkım sebebiyle olduğu yönünde duyum almıştım. Yine bu sözde para cezası kesilmesi hususlarını Emniyet görevlilerine ileterek kendilerinden de böyle bir hususun olup olmadığını teyit ettirdim. İlçe Emniyet Müdürü de bana, zaten devlet korumasında olduğumu ve herhangi bir kimseden korkmamam gerektiğini söyledi" dedi.

''KİMSE ÖRGÜT ADINA PARA ÖDEMEDİ''

Yunus Güzel ve Hasan Öztürk isimli şahısları tanıyıp tanımadığı sorulan Genç ifadesinde, "Yunus Güzel isimli şahsı tanımıyorum. Hasan Öztürk isimli şahsı da başkanlık yapmış olduğum dönemde gerçekleştirdiğim esnaf ziyaretlerinden tanırım. Hasan Öztürk isimli şahsın herhangi bir örgüt ile irtibatı olup olmadığını bilmiyorum. Yukarıda bahsedilen 25 bin lira ile ilgili de herhangi bir bilgim yoktur. Herhangi bir kimseye de bahse konu örgüt adına para ödenmedi" şeklinde konuştu.

''BEN KAZOVA TEKSTİL FİRMASINI TANIMIYORUM''

İfadesinin devamında Genç, ''Ben tekstil firmasını kesinlikle tanımıyorum. Hatice Yaz isimli şahsı, belediye başkanlığı yapmış olduğum dönemdeki okul ziyaretlerinden tanırım. Kendisi şu an hatırlayamadığım bir okulda müdür yardımcısı olarak görev yapıyordu. Kendisini başkanlığımıza almak için İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne talepte bulunduk. Gerekli yazışmalardan sonra başkanlığımıza gelerek göreve başladı. Belediyemize geldikten sonra değişik birimlerde müdürlükler yaptı. Kendisi işini çok temiz ve dürüst yapan, idealist bir öğretmendir. Herhangi bir örgütle irtibat ve iltisakının olabileceğine ihtimal vermiyorum. Firmanın belediyede kimle görüştüğünü bilmiyorum. Biz, Sarıyer Belediyesi olarak genelde her yıl 17-24 Nisan tarihleri arasında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri düzenlerdik. Ülkemizin farklı illerinden ve çeşitli ülkelerden ilçemize davet edilen çocuklarla etkinlikler düzenlerdik. Bu etkinliğe katılan çocuklara da bazı hediyeler yaptırırdık. Yaptırdığımız bu hediyelik eşyaların üzerine de belediyemizin ismini bastırırdık" dedi.

''BEN VATANIMI MİLLETİMİ SEVEN BİR TÜRK VATANDAŞIYIM''

Genç "DHKP/C terör örgütü, Armutlu bölgesinde yoğun bir şekilde faaliyet gösteriyordu. Gerek ilçe emniyet gerekse istihbarat görevlilerince o bölgede örgüte müzahir bir binanın olduğu tespit edilip, mahkemece yıkım kararı alınmış. İlgili görevliler bana gelerek bu konuyu aktardılar. Ben de gerek bağlı bulunduğum belediyedeki iş makinelerini gerekse İBB’den de temin ederek bu binanın yıkılması ile ilgili hazırlık yaptık. Emniyet güçlerinin belirlemiş olduğu tarihte, İBB araçlarını geri çekti. Bizim belediyemize ait araçlar da emniyet araçları ile birlikte yoğun güvenlik tedbirleri altında mahalleye giderek bahse konu binayı yıktık. Bundan dolayı da DHKP/C terör örgütü beni hedef durumuna koyarak ölüm listesine aldılar. Bu konuyu o dönemki İlçe Emniyet Müdürü de benimle paylaştı ve gerek konutumda gerekse belediye binasında gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmasını sağlayarak şahsıma yakın koruma verilmesi hususunda da yardımcı oldu. Hedefi durumunda olduğum bir örgüte yardım etmem söz konusu olamaz. Ben, vatanını ve milletini seven bir Türk vatandaşıyım" ifadelerini kullandı.