Rusya Dışişleri Bakanı Sergay Lavrov ABD’nin seçilen Başkanı Donald Trump'ın ekibi tarafından Ukrayna için gündeme getirilen barış önerisinin Rusya tarafından kabul edilmediğini. Dün yapılan basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov şunları söyledi:
"Time dergisine 12 Aralık'ta verdiği röportaja ve sızan haberlere bakıldığında, onların (Trump ekibinin) fikri, temas hattı boyunca düşmanlıkları askıya almak ve Rusya ile karşı karşıya gelme sorumluluğunu Avrupalılara devretmek... Tabii ki, Trump ekibinin üyelerinin Ukrayna'nın NATO'ya katılımını 20 yıl erteleme ve İngiliz ve Avrupa barışı koruma güçlerini Ukrayna'ya yerleştirme tekliflerinden memnun değiliz."
Lavrov, Trump ve ekibinin Ukrayna'nın NATO'ya katılımını mümkün kılacak bir barış anlaşmasını gündeme getirmeyi düşündüklerine dair çıkan haberlere dehşetle baktıklarını dile getirdi.
Trump, 12 Aralık’ta Time dergisine verdiği röportajda, Ukrayna için barış planı hakkında ayrıntı vermeyi reddetti ve bu planın kamuoyuna açıklanması halinde "değersiz bir plan" olacağını belirtti. Ancak Trump ve ekibinin Ukrayna'da bir barış planı çerçevesinde daha önce yaptıkları açıklamalar ve ABD medyasına sızan haberler var.
ABD merkezli Wall Street Journal 6 Kasım'da Trump’a yakın üç kaynağa dayandırdığı haberde Trump’ın Ukrayna için sunduğu ateşkes planının, Kiev'in NATO üyeliği sürecini 20 yıl ertelemeyi içerdiğini bildirdi.
Trump’ın Başkan Yardımcısı JD Vance, eylül ayında yayımlanan bir youtube programında Trump’ın Ukrayna planı üzerine olasılıklardan bahsetti. Vance, Rusya ve Ukrayna arasındaki mevcut sınırın silahsızlandırılmış bir tampon bölge haline geleceğini söyledi.
WSJ’nin haberine göre, bu silahsızlandırılmış bölge yaklaşık bin 290 km uzunluğunda olacak. Trump’ın yakın çevresinden ismi belirtilmeyen bir yetkilinin bölgeyi kimin denetleyeceği ile ilgili "Silahın namlusu Avrupalılara ait olacak" dediği ifade ediliyor.
Vance, söz konusu barış planı kapsamında Ukrayna’nın, Luhansk, Donetsk, Kherson ve Zaporijya'nın bazı bölgeleri de dahil olmak üzere, işgal altındaki topraklarının bir kısmını Rusya'ya bırakarak toprak tavizlerinde bulunması gerektiğini de söylemişti.
Trump’ın 27 Kasım'da Rusya-Ukrayna savaşı için özel elçisi olarak atadığı emekli General Keith Kellogg nisan ayında, Kiev’in Moskova ile barış görüşmelerine katılmayı kabul etmesi koşuluyla ABD'nin Ukrayna'yı silahlandırmaya devam edebileceğini belirten bir rapor hazırlamıştı. Kellogg ayrıca NATO'nun Ukrayna'nın üyeliğini erteleyebileceğini ve Rusya'nın barış görüşmelerine katılmayı kabul etmesi karşılığında bazı yaptırımların hafifletilebileceğini ifade etmişti.
Trump, Time dergisine verdiği röportajda "Ukrayna'yı terk etmeyeceğini" söylemiş ve Ukrayna'nın geçen ay Rusya topraklarına uzun menzilli füze fırlatmasını da eleştirmişti. ABD’nin gelecek başkanı "Rusya'nın yüzlerce mil içerisine füze göndermenin şiddetle karşısındayım. Neden bunu yapıyoruz?" dedi ve bunun sadece savaşı tırmandıracağını söyledi. Kasım ayının sonlarında, Ukrayna, ABD ve İngiltere menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarını hedef almıştı.
Ukrayna'yı ve ABD'nin Kiev'e sağladığı fonları defalarca eleştiren ve iktidara geldiğinde savaşı bir gün içinde sona erdirme sözü veren Trump'ın kasım ayında başkanlık seçimlerini kazanması, NATO ve Avrupa ülkelerinin bir kısmını da Ukrayna'dan tavizler talep edebileceği konusunda endişelendirmişti.
