İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri'de kent lokantalarının 17'ncisini açılışında konuştu.

Açılışa Silivrililer yoğun ilgi gösterirken bugünkü menü açıklandı. Ezogelin çorbası, dana haşlama, pirinç pilavı, muz menüde yer aldı.

Kent lokantalarında ücretlere bu yıl da zam yapılmadığı belirtilirken 1 tabldot yemeğin 40 liraya satın alınabildiği aktarıldı.

'Sahte diploma' soruşturmasına ilk tepki: 'Ne kadar korktuklarını gösteriyor!' 'Sahte diploma' soruşturmasına ilk tepki: 'Ne kadar korktuklarını gösteriyor!'

Diğer kent lokantalarının Bağcılar, Avcılar, Çapa, Sultanbeyli, Üsküdar, Ümraniye, Küçükçekmece, Hisarüstü, Sultanahmet, Sultangazi, Pendik, Tuzla, Çatalca, Arnavutköy, Sancaktepe ve Esenyurt'ta hizmet verdiği belirtildi.

İmamoğlu'nun açıklamalarından bazı öne çıkanlar şu şekilde:

"Kent lokantası hayırlı olsun. Sizlerin parasının sizlere verildiği bu mekan hayırlı olsun. Bugün hepimizin, insanlarımızın yaşadığı sorunların çözümüne ışık tutmak çözümüne merkez olmak, hissedilmesini sağlamak için yetkili olan, sorumlu olan insanların daha fazla kendilerini işine adaması adına bir megaprojedir. Kent lokantası niye megaprojedir? Bugün toplumumuzun her yönüyle yaşadığı sıkıntılar net... Emeklinin, öğrencinin, dar gelirlinin, işsizin, iş arayanın, üniversitesini bitirmiş ama işe girememiş milyonların bütün bu insanlarımız için onurlu yaşam adına millete ait olanın millete verildiği bir mekanizmanın net bir göstergesidir kent lokantası. Sevgili hemşerilerim, Silivrili dostlarım. bugün 17.'sini burada açarken bakın kent lokantasına neler yapıyoruz...

"BU KAPININ İÇİNDE RANT YOK"

Kent lokantalarımızda kadınlar çalışıyor. Sadece kadınlar çalışıyor. Dolayısıyla kadın istihdamına muazzam bir gösterge, muazzam bir merkez haline gelen bir simgesel yönü var. Kadınlar çalışıyor. Aynı zamanda bu kapıdan içeri girdiğinizde orada rant yok.

"BUGÜN ÜLKEYİ YÖNETENLER HAKKIMI YİYOR"

Burada bir rant yok. Rantçılık yok. Partizanlık hiç yok. Ha bu kapıdan giren her insan şöyle giriyor. Diyor ki bana ait olanı almaya geldim. Benim bugün, bu ülkede hakkım yeniyor. İyi yönetilemeyen bir ekonomi, iyi yönetilemeyen bir gelir dağılımı, şeffaf olunmayan bir süreç ve bunun altında ezilen toplumun büyük bir kısmı bu kapıdan içeri girerken diyor ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi vesile oldu. Ben hakkımı almaya geldim kardeşim. Bugün ülkeyi yönetenler hakkımı yiyor. Ama bu kapıdan içeri giriyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bana hakkımı veriyor. Hem de paramı vererek hakkımı alıyorum. Onurlu bir biçimde. O bakımdan kent lokantası emeklinin onurudur. Kent lokantası öğrencinin onurudur. Kent lokantası işsizin onurudur. Bugün bu canım coğrafyada, dünyada zenginliğin konuşulması gereken bu güzel Türkiye Cumhuriyeti devletinde yoksulluğa mahkum edilen 10 milyonlarca yurttaşımızın hakkını almaya geldiği yerdir kent lokantası. Onun için çok değerli.

"BİR KİŞİNİN HER GÜN BİR GÜNDEMİ VAR O DA İMAMOĞLU"

Şimdi hakkınızı almaya geldiğiniz burada biz de size hakkınızı bir nebze sunabiliyorsak, bize ne mutlu dediğimiz anları yaşıyoruz. Şimdi sevgili dostlarım bu güzellikler ülkede çok güzel anlar yaşayabiliriz. Ama ne yazık ki her gün, her saat onur kırıcı, insanlarımızın umudunu yerle bir eden, hakkın, hukukun çiğnendiği, insanların itibarlarının zedelendiği, adaletin yok sayıldığı, yargının ne yazık ki insanımıza adaletin yargının birilerinin silahı gibi çalışmaların yapıldığı, her gün, her gün İstanbul'da birisinin bir kişinin bir gündemi var. O da ne biliyor musunuz? Ekrem İmamoğlu. O kişiyi biliyorsunuz değil mi? Evet. Ben de diyorum ki ya Allah aşkına bu memleketin onlarca derdi var. Onlarca sıkıntısı var. Sen bunlarla ilgilenmiyorsun.

"HERKESİN HUKUKA UYGUN BİR ŞEKİLDE HESAP VERECEĞİ BİR ORTAM"

Bu sorunları çözmek için ekonomi, adalet, işsizlik istihdam, mülakatı kaldırmak, sağlık, eğitim, çevre. Yani o kadar konu var ki deprem bölgesinde verdiğiniz ama yerine getiremediğiniz sözler birçok konu. Bunlarla ilgilenmeyip muhtemelen gece yatıyor. Rüyasında Ekrem İmamoğlu. Sabah kalkıyor Ekrem İmamoğlu. Güne başlarken ilk talimatlarını Ekrem İmamoğlu üzerinden veriyor. Böyle yapıyor. Bunu görüyorum, hissediyorum, yaşıyorum. Halbuki size bir şey söyleyeyim mi sevgili hemşehrilerim? Ekrem İmamoğlu çok sevdiği hayran kaldığı güzel Silivri'den şunu söylüyor. Bu ülkeye şunu vaat ediyor. Bu ülkeye, bu güzel insanlara şunu vaat ediyoruz. Biz bu memlekette öyle adil, insanların birbirini sevdiği o denli güzel bir huzur ortamını, öyle büyük bir zenginlik vaat ediyoruz ki bu ülkenin her insanının hak ettiği. Kent lokantasına sadece keyif kahvesi içmeye geleceği günleri bu insanlara vaat ediyor, Adaletli bir Türkiye vaat ediyor, o adaletli Türkiye'de herkesin yargı önünde hukuka uygun bir şekilde hesap vereceği bir ortamı da vad ediyor.

"ARTIK YÖNETEMİYORSUN"

Kimsenin hakkının yenmediği bir ortamı vaad ediyor. Kimsenin kimsenin hakkını yemediği bir ortamı vaad ediyor, o gün o vaad ettiğimiz ortam sizi bile koruyacak, sizin bile geleceğinizi koruyacak. Onun için TC. devletinin bekası ve geleceği için ben diyorum ki "artık yönetemiyorsun" Bu millet hakkını alacağı sandığı da bekliyor...