Gündem

Haluk Levent'ten Kızılay'la ilgili yeni açıklamalar

Abone Ol

Ahbap'ın kurucusu ve müzisyen Haluk Levent, FOX TV'de Çalar Saat programına katıldı. Levent, programda önemli açıklamalarda bulundu.

Kızılay'ın deprem bölgesinde yetersiz olduğu eleştirilerinin ardından depremin üçüncü gününde AHBAP Derneği’ne 46 milyon lira karşılığında çadır sattığı ortaya çıkmıştı. Ahbap sosyal medya üzerinden söz konusu satışı doğrulayan bir açıklama yapmıştı.

Açıklamada, "Arkadaşlarımız, Kızılay’ın iştirakinde olan Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş ile görüşme gerçekleştirdiler. Ellerinde 2050 adet olduğunu öğrendiğimiz çadırların sözleşmesini hemen yaptık ve ertesi sabah 2050 tane çadırı deprem bölgesine gönderdik" sözlerine yer verilmişti.

İlker Karagöz ile Çalar Saat programına katılan Haluk Levent yaşanan çadır skandalına dair açıklamalarda bulundu. Levent, 15 bin 250 adet çadır aldık. 2 bin 50’si Kızılay’dan alındı. 13 bin 200 tanesi de başka firmalardan alındı. 28 tanesinin faturasını yayınlayacaktık zaten.  Arkadaşlar Kızılay'ın internet sitelerinden çadır sattığını görmüşler. Sitelerde var" diyen Levent, "Ankara Eczacılar Odası da almış, biz niye almayalım? Hemen öğrendik ihracat yapılmak üzere hazırlanan 2 bin 50 çadır var. Kızılay'ın iştiraklerinin çadır sattığı piyasada biliniyor. Deprem zamanı veya değil, biliniyor" ifadelerini kullandı.

Haluk Levent'in açıklamaları şu şekilde:

"Ben o an hiçbir şey düşünemiyorum. İnsanlar ölüyor orada, dışarıda tir tir titriyorlar. Benim orada insanlara çadır getirmem lazım. Kızılay'da 2 bin 50 tane çadır vardı. 20 bin olsa satın alacağım. Ben o anda 'Kızılay oldu, toplum bize bir şey' diye düşünemem. İnsanlar ölüyor, eksi 10 derece.

Sistemi kimse bilmiyor. AFAD da çadırları parayla, faturalı alıyor Kızılay’dan. Buyurun AFAD yetkilileri yalanlasın. Eğer o yurt dışına ihraç edilecek çadırlar satılacaksa, AFAD da parayla alıyor. Orada bir muhasebe var.

AHBAP KIZILAY'DAN GIDA DA SATIN ALMIŞ

AHBAP olarak Kızılay'dan gıda da satın aldıklarını söyleyen Levent, "Kızılay'dan barbunya, konserve aldık. Muhatap ben miyim? Bir dakika bile önemli. Kızılay yönetimi karar alır, parayı iade eder. Onu ben bilemem.

Hatay'a gittim. Gittiğimde çok acılı manzarayla karşılaştım. Ses ve çığlık. Her yer çığlık sesleri. Sadece enkazdakilerin çığlığı değil, dışarıdakilerin enkazdakilere ulaşamadıkları için çığlıkları da var. Çok acı bir tabloydu.

'DEVLETLE BİZ NASIL YARIŞTIRILABİLİRİZ?'

Ahbap bir arama kurtarma ekibi değil, arama kurtarma ekibine destek veriyor. Biz 4 yıldır AFAD'la işbirliği halindeyiz. Çok güzel bir şekilde organize olduk. Kamu kurum ve kuruluşlarıyla irtibata geçtik. Biz her depremde bize düşen görevleri alırız. STK’lar AFAD'la işbirliği protokolü yaparlar. Devlet bir AFAD, bizler STK'yız. Devletle biz nasıl yarıştırılabiliriz? Biz ancak el ele insanların yardımına koşabiliriz.

'Devlet yok Haluk Levent var' diye yazdılar. Hayır. Kesinlikle böyle bir şey yok. Depremde can kurtaran biz değiliz. Arama kurtarmalarda o canları kurtaran biz değiliz. Biz devletin karşısında hiçbir şey değiliz. Devlet oraya yerleşti, bizler onlarla beraber koordinasyona girdik.

Mütevazı davranmamak gerekiyor, Ahbap bu süreçte koordineyi çok güzel idare eden, gelen yardımları çok güzel dağıtan bir dernek. Ahbap’ın devlet kurumlarıyla bir sıkıntısı yok. Zaten devletin kademeleriyle çalışıyoruz.

Bizim bir konteynerin fiyatı 60-65 bin lira artı KDV civarı. Biz üç kurum tarafından denetleniyoruz. Devletin denetimi var, TÜRMOB var, yabancı kuruluşlar var."