Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda asgari ücrete yüzde 30 zam yaparak rakamın 17 bin 2 liradan 22 bin 104 liraya yükselttiklerini açıkladı.
İşçiye reva görülen sefalet ücretine vatandaşlardan tepkiler artarken, ek zam beklenen Erdoğan'dan ise 'sabır ve gayret' açıklaması geldi. Erdoğan, "İnşallah 2025 bir önceki seneden daha iyi olacak" düşüncesini dile getirerek vatandaştan yine 'sabırla beklemesini' istedi.
Sabah yazarı Okan Müderrisoğlu bugünkü yazısında, yeni asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk zam sonrası rakamın 22 bin 104 TL’ye çıkarılmasını değerlendirdi.
Muhalefet partilerin asgari ücret artışı sonrası hareketlendiğini belirten Müderrisoğlu, asgari ücretin yüzde 21'lik 2025 yılsonu hedefine göre reel artış mesaj içerdiğini ifade etti.
“Asgari ücret deyince, çok boyutlu düşünmek gerekiyor” diyen Müderrisoğlu, gerekçelerini şu 5 madde ile sıraladı:
“1- Siyasi iktidarın üstlendiği riskler.
2- Çalışanların beklentisinin yönetilmesi.
3- Sanayinin rekabet gücünün gözetilmesi.
4- İstihdamın korunması.
5- Gelir dağılımının -mümkünse- iyileştirilmesi”
"ASGARİ ÜCRET ZORLU VE ZORUNLU"
Asgari ücrete dolar bazında bakıldığında yüksek olduğunu savunan Müderrisoğlu, ülkedeki açlık sınırına bakıldığında ise asgari ücretin düşük olarak yorumlanabilecek bir seviyede olduğunu belirtti.
“Zaten yaman çelişki de burada yaşanıyor!” diyen Müderrisoğlu, asgari ücret zammını “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, halkın memnuniyet katsayısını aşağıya çekebilecek asgari ücrete "evet" diyebilmesi "zor, zorlu ve hatta zorunlu" karar aşamalarından geçildiğine işaret ediyor” sözleriyle savundu.
SKANDAL İFADE: ÇEKİLEN ÇİLE KUTSALDIR
Erdoğan’ın 2025 için "faizin ve enflasyonun düştüğü senaryoyu" ön plana aldığını düşünen Müderrisoğlu, "Zira sabır istenen 2025 yılı, gelecek güzel günlerin habercisi olmak zorunda. ‘Beklenen gün gelecekse, çekilen çile kutsaldır!’ misali bir tabloya umut bağlandığı çok açık!” şeklinde tepki çekecek ifadeler kullandı.
Asgari ücret için bölgesel ve sektörel ayrımının gündeme gelmesi gerektiğini savunan Müderrisoğlu, “Gıda, kira ve ulaştırma enflasyonuna endeksleyecek yenilikçi modellere ihtiyaç olduğu bir gerçek!” dedi.
