Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, TFF Riva Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri Orhan Saka Konferans Salonu’nda bir basın toplantısı düzenledi.
TFF Başkanı Büyükekşi'nin yaptığı açıklamalar şöyle;
Türkiye Futbol Federasyonu olarak bir müddettir futbol ailemizin ortak sorunlarına kalıcı çözümler üretebilmek için önemli bir projeyi hayata geçirebilmek, kronikleşmiş problemlerin üstesinden birlikte gelebilmek adına yoğun bir mesai içerisindeyiz.
'2 GÜN SONRA YAZILI AÇIKLAMA YAPACAĞIZ'
Lakin, son zamanlarda ortak problemlerimize yönelik olması gereken eleştirilerin dozu artıp, odağı ve uslübü değişince, be bu eleştiriler problemlere odaklı değil, dedikodulara ve doğrudan federasyonumuza yönelik olunca, ve bazı söylemlerin toplumumuzu sonradan pişman olunacak vahim sonuçlara taşıma riskini görünce, ilk günden bu yana söylediğimiz, şeffaf, sorumlu ve açık bir iletişim anlayışımızla bundan sonra her 15 günde bir sizlerle buluşacağız. Bu ilk toplantıyı bir başlama vuruşu olarak görün. Bu toplantının sonunda herhangi bir soru almayacağız.
Ama son dönemde kamuoyunu doğru ya da yanlış bilgilendirmelerle meşgul eden tüm soruların cevaplarını 2 gün sonra yazılı olarak kamuoyu ile paylaşacağız.
Türk futbolunun marka değerini artırmak için tüm gayretimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türk futbolunun değerini aşağı çeken kaos ortamının kimseye faydası yok. Bunların başında da hakem atamaları gelmekte. Bu konuda strateji plan çalışmalarımızda da gündeme gelen ve talep edilen devrim niteliğinde bir adım atacağız. Ve Avrupa’da başta Almanya’da olmak üzere uygulaması olan ve kulüplerimizin de süreçlerin önemli bir parçası olduğu MHK’da yeni bir yapılanma sürecini başlatıyoruz. Bu yapıda futbolun en önemli paydaşı olan kulüplerimiz ile işbirliği içinde olarak, kulüplerin karar verme mekanizmalarına dahil olmalarını istiyoruz.Türk futbolunun marka değerini artırmak için tüm gayretimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türk futbolunun değerini aşağı çeken kaos ortamının kimseye faydası yok. Bunların başında da hakem atamaları gelmekte. Bu konuda strateji plan çalışmalarımızda da gündeme gelen ve talep edilen devrim niteliğinde bir adım atacağız. Ve Avrupa’da başta Almanya’da olmak üzere uygulaması olan ve kulüplerimizin de süreçlerin önemli bir parçası olduğu MHK’da yeni bir yapılanma sürecini başlatıyoruz. Bu yapıda futbolun en önemli paydaşı olan kulüplerimiz ile işbirliği içinde olarak, kulüplerin karar verme mekanizmalarına dahil olmalarını istiyoruz.
Bu yeni yapılanma başta hakem atamaları olmak üzere klasman kararları ve hakem performansları ile ilgili konulardaki tartışmaları da sonlandıracaktır. Ayrıca yakın zamanda hayata geçireceğimiz yarı otomatik ofsayt sistemi ile hem teknolojiye yatırım yapmaya devam edeceğiz. Hem de maç esnasında kararların daha kısa sürede ve daha doğru şekilde verilmesini sağlayacağız. Diğer taraftan, hakemlerin performanslarını hassasiyet ve titizlikle takip ediyoruz. Devre arasında MHK tarafından hakem klasmanları belirlenirken tüm bu performans değerlendirmelerinin dikkate alınacağından şüpheniz olmasın. Bunlara ilave olarak, 104 hakem ve gözlemci ile oluşan anketleri de belirli aralıklarla kamuoyu ile paylaşacağız.Sorumlulukların paylaşılacağı ve hepimizin ortak problemlerini birlikte çözümleme fırsatı sunacak bu önemli projelerin başarılı olması ancak birlikte hareket edersek mümkün. Bu ailenin tüm fertleri olarak güçlerimizi birleştirmemiz gerekiyor. Dedikodulara değil, kanıtlara göre konuşmamız gerekiyor. Ama madem bugün birlikteyiz izin verin, çok kısa başlıklar halinde Türk futbolu için çok büyük önem arz eden bazı konularda birlikte neler başardığımızı hatırlayalım. Çünkü biz her ne kadar her hafta hakem hataları ekseninde kalsak da, dünya bizi farklı boyutlarda konuşuyor. Oysa Türkiye’nin başardıklarını en çok Türkler konuşmalı, sevinmeli, gurur duymalı.
Göreve geldiğimizde futbolda yapısal değişiklikler yapacağız demiştik. Futbol akademileri bunun en canlı örneği. Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip ülkesiyiz. Futbol akademileri ile genç yaştaki çocuklarımızı eğitecek antrenörleri eğitiyoruz. Bu evlatlarımızdan dünya yıldızları çıkarmayı amaçlıyoruz. Milli takımlarımız için kaliteli ve yetenekli oyunculardan oluşan geniş bir oyuncu havuzu oluşturmak istiyoruz.Bu eğitimleri en iyi şekilde verebilmek için tüm dünyada başarısıyla ön plana çıkan Doublepass firmasıyla anlaştık. Nisan’dan bu yana eğitimlerimiz sürüyor. Tam 220 tane hoca eğitim görüyor. Bu hocaların ücretlerinin tamamını TFF ödüyor.
Şu anda Süper Lig’e akademi zorunluluğu getirdik. Her Süper Lig kulübünden 6-19 yaş arasında toplam 11 hocayı bir yıl boyunca yetiştireceğiz. Önümüzdeki yıl da 1. Lig’e akademi zorunluğu getireceğiz. Hedefimiz Avrupa standartlarında 40 tane akademi kurabilmek. Bunları yaparken kulüplerimize ilave bir maliyet gelmesin diye çabaladık. devlet büyüklerimizin desteklerini aldık. Kanunda değişiklik yapıldı. Artık kulüplerimiz stopaj iadelerini alt yapılarında kullanabiliyor. En büyük kıvılcımdır niyet. Biz bu kıvılcımı tutuşturduk. Şimdilik tüm bunları kısa bir zamanda hayata geçirmenin sevincini yaşıyoruz. Alt yapılardan yetişen futbolcularımız dünya çapında birer yıldız olduklarında ise bunun gururunu yaşayacağız. Diğer taraftan, kurduğumuz hakem akademileri ile geleceğin en iyi hakemlerini yetiştireceğiz. Hakem havuzumuzu genişleteceğiz. Üst düzey hakem sayımızı artıracağız.
Futbolumuzda tarih yazmak için Milli Eğitim Bakanlığımız ve Gençlik ve Spor Bakanlığımız ile çok önemli bir iş birliğine gittik. Futbol Gelişim Projesi İş Birliği Protokolü’nü imzaladık. Çocuklarımızın futbolla erken yaşlarda tanışmasını istiyoruz. Bir çocuğun tam donanımlı bir futbolcu olabilmesi için akademi eğitimine 6-9 yaşlarında başlaması gerekiyor. Bu işbirliği ile ilkokullarda sınıf öğretmenlerine, ortaokullarda beden eğitimi öğretmenlerine eğitimler vereceğiz. Böylece toplamda 6-13 yaş arası 200 bin çocuğumuza ulaşmış olacağız. Yine aynı şekilde spor liselerinin içinde futbol bölümü açılması için çalışıyoruz.
Yani aslında uluslararası arenada şampiyonluk kazanacak milli takımlarımızın temelini atıyoruz. Futbolda ne yazık ki gündem sürekli olumsuz anlamda değişiyor, değiştiriliyor. Bakın, milli takımlarımızın son zamanda elde ettiği başarılar tüm Türkiye’de büyük bir sinerji yarattı. Herkesin göğsünü kabarttı. Tüm dünyaya ise büyük bir yankı buldu.
Şöyle kendi içimizde bir değerlendirme yapalım. Şu anda milli takımımız, Euro 2024 Eleme Grubu’nda oynadığı 7 maçta 5 galibiyet, 1 beraberlik aldı. Son 2 dünya kupasında ilk 3’e giren Hırvatistan’ı deplasmanda tarihinde ilk defa yendi. Konya’da Letonya ile karşılaşmasını 4 golle taçlandırdı ve Almanya’da düzenlenecek EURO 2024’e gitmeyi garantiledi. Tarihimizde ilk defa eleme gruplarından lider olarak çıkmak için son maçımıza, Galler’e gidiyoruz. Yine, milli takımımız son dönemdeki başarılı performansını dünya sıralamasına yansıttı.
FIFA tarafından açıklanan Ekim ayı dünya sıralamasında 4 basamak yükselerek 38. sıraya çıktı. Aralık 2021'den bu yana en iyi derecesine ulaştı. Ekim 2019'dan sonra ilk kez 4 sıralık bir yükseliş kaydetti. 1498 puana ulaştı. Ekim ayı sıralamasının ilk 53 basamağında yer alan takımlar arasında en çok puan toplayan ülke oldu. Milli takımımız UEFA uluslar liginde ise, B Ligi’ne yükseldi. Hedefimiz, hak ettiğimiz yer olan A Ligi’ne girebilmek.
2 Aralık’ta Hamburg’da Avrupa Şampiyonası kuraları çekilecek. Heyecanlıyız. Tüm bu süreçlerin sonunda, 21 yıl önce çıktığımız dünya kupasına katılma hasretine de son vermek istiyoruz.
Burada şunu da belirtmek isterim: Hırvatistan ve Letonya maçlarının kazanılmasında teknik direktörümüz Vincenzo Montella’nın önemli bir rolü oldu. Kısa sürede millilerimizle yakın bir bağ kurdu. Ortaya koyduğu futbol anlayışı da eklendiğinde üst üste kazandığımız maçlarla sonuçlandı. Teknik direktörümüz şuanda Madrid’de. Oradaki Milli Takım oyuncularımız Arda ve Çağlar’la görüşecek. Maçlarını takip edecek.
Teknik direktörümüzün oyuncularımızla bu samimiyet ve yakınlıkta olmasından da büyük bir memnuniyet duyuyoruz.Toparlayacak olursak; Avrupa’nın en genç milli takımı olan takımıyız. Bunun yanı sıra çok yetenekli ve taşıdıkları milli formanın değerini bilen futbolcularımız var. İyi bir futbol ortaya koyarak kazanmaya odaklı bir teknik direktörümüz var. Milli Takımımızın EURO 2024’te efsaneler yazarak her maça damga vuracağına inancımız tam. İnşallah yarım kalan hesabı tamamlayıp dönecekler.
Gelelim Kadın Milli Takımımıza. Her fırsatta kadın futboluna özel bir önem ve emek veriyoruz diyoruz. Gösterdiğimiz bu çabanın karşılığını görmeye başlamaktan ziyadesiyle mutluyuz. Kadın A Milli Takımımız Uluslar C Ligi’nde oynadığı 4 maçı da kazandı. Son 2 maç kala Uluslar B Ligi’ne çıkmayı garantiledi. Kadın Milli Takımımızın gösterdiği bu başarı UEFA’nın ilgili tüm mecralarında haber oldu. Ayrıca, Elazığ’da başlayan seyirci rekoru Çorum Şehir Stadyumu’nda yeniden kırıldı. 12.130 taraftarımız tribünleri Türk bayraklarıyla doldurdu.
Türkiye 2008’den bu yana Avrupa Futbol Şampiyonası’na ev sahipliği yapmak için büyük bir uğraş verdi. Bu yıl, EURO 2032’yi İtalya ile ortaklaşa düzenleme yetkisini aldık. Bize nasip oldu. Bir hayali gerçekleştirdik. Döktüğümüz tere, verdiğimiz emeklere değdi. Tarihimizde ilk kez dünyanın, en büyük spor organizasyonlarından Avrupa Futbol Şampiyonası’na ev sahipliği yapacağız. Bunu cumhuriyetimizin 100. yılında gerçekleştirmek bizim için ayrı gurur kaynağı oldu.
Modern statlarımız, güçlü altyapımız, ulaşım ağımız, konaklama çeşitliliğimizle Avrupa Futbol Şampiyonası’nı düzenlemeye her anlamda hazır durumdayız. Eşsiz doğamız, köklü ve zengin tarihimiz ve halkımızın futbola olan sevgi ve ilgisiyle bu şampiyonayı başarıyla gerçekleştireceğiz.Euro 2032’ye ev sahipliği yapmak ülkemize sportif açıdan büyük katkılar yapacak. Ama aynı zamanda ekonomik ve kültürel olarak da büyük kazanımlar sağlayacak. 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası iki ülke arasında eşit olarak dağıtılacak. 2026’ya kadar ev sahibi ülkelerde aday şehirler kesinleştirilecek. Eleme grubu ve final turnuvası kuralarının nerede düzenleneceği belirlenecek. Açılış ve final maçlarının nerede oynanacağı karara bağlanacak.
İki ülke federasyonları olarak yapacağımız toplantıların ardından maçların ülkelerimizde oynanacağı 5'er şehri belirleyeceğiz.
İki ülkeden toplam 20 aday stadın 10 tanesi, UEFA tarafından 2026 Ekim'e kadar açıklanacak. 2032 Avrupa Şampiyonası için geçtiğimiz hafta aldığımız kararla ilgili 5 bakanlığımızla birlikte ortak bir koordinasyon kurulu oluşturuyoruz. 2032 şimdiden ülkemize hayırlı uğurlu olsun.Türk futboluna istikrarlı ve sürdürülebilir başarılar getirmek için and içtik. Karşımıza çıkan sorunları aşmaya, çözülemez denilen konuları tek tek çözmeye kararlıyız.
Futbolumuzun marka değerini artırmak için tüm çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz.