Suç örgütü lideri olduğu gerekçesiyle hakkında arama kararı çıkarılan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) bulunan Sedat Peker, MHP'yle sosyal medyada süren 'etkileşimle' ilgili açıklama yaptı.
MHP'Lİ İZZET ULVİ YÖNTER'İN PAYLAŞIMI
MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından "Peker, felç olup emekliye ayrılan özel harekat polisi Ömer Korkmaz’ın kök hücre tedavisi ve sonrasındaki bakım masrafları için 1 milyon 800 bin TL’lik yardımda bulundu" haberini paylaştı ve "Allah razı olsun…Özel Harekat Polisimize şifalar diliyorum…" yorumunu yaptı. Yönter'in mesajını, BAE'deki dijital tecriti süren Sedat Peker de retweet etti.
'BUZLAR ERİDİ Mİ?' SORUSUNU YANITLADI
Halk Tv yazarı İsmail Saymaz bu gelişmeler üzerine Sedat Peker'e ulaştığını ve "MHP ile aranızda bir soğukluk vardı. Buzlar eridi diyebilir miyiz?" sorusunu yönelttiğini yazdı.
Saymaz'ın aktardı bilgilere göre Sedat Peker şu yanıtları verdi:
"BAHÇELİ İLE İLGİLİ HİÇBİR SAYGISIZ KELİME KULLANMADIM"
"Ben MHP’de sadece Şefkat Çetin ile sorun yaşadım. Bu da 25 yıl önce. Bugüne kadar sayın Bahçeli ile ilgili hiçbir saygısız kelime kullanmadım. Devlet abi, Başbuğ Türkeş’in makamında oturan, ülkücü hareketin lideridir. Bu vesileyle kendisine Allahtan şifa diliyorum."
- Yönter’in paylaşımını nasıl yorumluyorsunuz?
"Yönter, ülkücüler tarafından saygı duyulan biri. Siyaseten bir duruşu olduğunu bütün Türkiye biliyor. Yapmış olduğu paylaşımla bunu kanıtladı. Özel harekat polisimizin tedavisiyle ilgili yaptığım katkıyı değerli bulup kamuoyunda bilinmesini sağlayacak bir paylaşım yaptı."
- Vaktiyle “Ülkücü değil, Turancıyım” demiştiniz.
"Bu açıklamayı yaptığımda muhalif kesimde şu haberler yapılıyordu: “Ülkücü Sedat Peker!” Sanki ülkücülüğü kullanarak, bir şeyler yapıyormuşum gibi… MHP’ye haksızlık yapmamak ve eleştirilerde kendimi korumak için stratejik bir cevap verdim. “Turancıyım” dedim. Zaten Türk milliyetçisinin ülküsü de birleşik Türk devletleri, yani Turan’dır."
- Türkiye’ye dönüyor musunuz?
"Türkiye’ye dönmem için erken olduğunu düşünüyorum. Dönmemle ilgili ne zaman avukatlarım çalışma yapsa, dilekçe hazırlasa, enteresan bir şekilde Fetullahçı gazeteciler tarafından bu durum öğrenilip hayal ürünü olan şiddet olaylarıyla ismimi anıp süreci provoke ediyorlar."
- Üniversiteden mezun olmuşsunuz. Nasıl vakit buldunuz? Neden uluslararası ilişkileri tercih ettiniz?
"Bizim işimiz okumak. Hayatımda bir dakika yok ki, boş geçsin. Özel olarak bu bölümü seçtim. Uluslararası ilişkiler çocukluk yaşlarımdan bugüne kadar ilgimi çeken konudur. Şu sebeple: Rahmetli babam eve geldiği zaman, 7-8 yaşlarındaydım, bütün köşe yazarlarını işaretler, “Bunları oku” derdi. İlkin harçlığın teşviğiyle ilgi duymuştum. Abdi İpekçilerin yazılarını okuyordum. Bu yüzden Fatih Altaylı bile kafamda genç gazeteci olarak kaldı. Bu konuyla ilgili yazılmış bir çok eseri daha önceden okudum. Master olarak da uluslararası ceza hukuku yapacağım. Son yıllarda yaşadığım süreçten dolayı bilgi sahibi olduğum ve araştırmalar yaptığım için bu alana başvuracağım."
Kaynak: Halk TV