CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sözcü TV'de Uğur Dündar'ın 'Özel Röportaj' programında soruları yanıtladı.
CHP'deki değişimden yerel seçim gündemine, 50+1 tartışmasından dış politikaya kadar merak edilenleri yanıtlayan Özel, "Yerel seçimlerde ittifak yapmayacağız. Ben ‘işbirliği' kelimesini kullanmayı tercih ediyorum. Seçim bölgelerine özel işbirlikleri yapılabilir" dedi. İşbirliğinin gerektiğinde üç parti ile de yapılabileceğini ifade eden Özel, Akşener ile birlikte pek çok zorluğu aşacaklarına inandığını kaydetti.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“(Kemal Kılıçdaroğlu ve Ümit Özdağ arasında Mayıs seçimleri öncesi imzalanan protokole ilişkin) Bu protokolden haberdar olmadığımızı kamuoyuna açıklamıştım. Geçirdiğimiz kurultay sürecinde de bu konu oldu ama bunu bir siyasi parti kendisi için gündemde kalma aracına çevirmek istiyor. Ben böyle bir şeyin tarafı olmak istemem.
Beyefendi şimdi protokolü falan yayınlamış. O kendisini gündeme getirmek istiyor ama ben o tartışmanın tarafı olmam. Cumhuriyet Halk Partililer benim atanmışlarla değil, seçilmişlerle yöneteceğimi, bir daha gizli protokoller yapılmayacağını söylemiştim. Geriye dönüp de o konuya saplanmanın anlamı yok.
İYİ PARTİ İLE İTTİFAK?
(İttifak konusu sorusuna yanıt) Yerel seçimlerde ittifak yapmayacağız. Çünkü ittifak kelimesi çok yoruldu. El birliği ile o kelimeyi bayağı yıprattık. İttifak kelimesi artık çok olumlu çağrışım yapmıyor seçmenin kulağında. Ben ‘işbirliği' kelimesini kullanmayı tercih ediyorum.
Seçim bölgelerine özel işbirlikleri yapılabilir. Bu işbirliğinde mümkünse iki parti ama özel bir gereklilik varsa belki bazen üçe çıkabilir ama genelde iki partinin işbirliğinin, güç birliğinin doğru olacağını düşünüyorum.
İş yerel seçim olduğunda bir sorumluluğumuz var hep beraber. O sorumluluk da şu: Ben kazanmazsam, sen kazanmazsan, biz kazanmazsak o kazanacak. O kim? Recep Tayyip Erdoğan. Muhalif seçmen, Erdoğan'ın üzerinde helikopterle uçup Araplara kupon arsa rezerve etmesini istemeyen seçmen. Bu seçmen, bizim ona kaybetmemize tahammül edemez. O zaman ne yapacağız? Yerel seçimlerde işbirlikleri yapmalıyız. Kaybettirecek formüller üzerinde durmak bize yakışmaz.
Ben Meral Hanım’la, Sayın Genel Başkan’ımızla, onun deyimiyle Meral Ablam ile beraber pek çok zorluğu aşacağımıza inanıyorum. Bunun için de ben üzerime ne düşüyorsa yapacağım. Umutla baktığım bir süreç. Mümkün olan en kısa sürede yapmalıyız. Olmazsa dünyanın sonu değil.
ERDOĞAN'IN 50+1 ÇIKIŞI
(Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘yüzde 50 artı 1' çıkışı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamasına ilişkin) Erdoğan, MHP'den kurtulmaya çalışıyor. Türkiye'de çok önemli bir yoksulluk var, enflasyon var. Türkiye'nin gündemi bambaşka, bunlar gündemi başka bir şey ile meşgul ediyorlar. Memleketi meşgul etmeyin. Aranızda ne konuşursanız konuşun. Ben bunların ne ayrılığına ümit bağlarım, ne birlikteliklerinden tasa duyarım. Esas mesele bizim ne yapacağımız.
Bundan sonra CHP'yi gördüğünüz yerde hem etkin, hem yetkin, hem enerjik; sadece mecliste, sadece kürsüde değil, sahada, tarlada, sokakta göreceksiniz. Türkiye'de tarım, iş gücü, ulaştırma, akaryakıt maliyetleri, enerji maliyetleri, kuraklık ve yanlış planlama yüzünden kendi vatandaşımızın tarım yapabilme, hayvancılık yapabilme imkanları da ortadan kalktığı için bugün çok büyük bir cenderenin içindeyiz.
Türkiye'de artık bambaşka bir siyasi anlayışın gelip, Türkiye'yi büyütmesi, Türkiye'yi kalkındırması, ekonomiyi ayağa kaldırması ve bölüşüme müdahale etmesi gerekiyor. Zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olduğu bir Türkiye yerine artık büyümeden geniş kitlelerin pay alması gerekiyor.
(31 Mart 2024 yerel seçimlerine ilişkin) Elimizdeki belediyelerin tamamında anket başlattık. Büyükşehirlerimizden başlayarak anketler yapılıyor. Haftaya pazartesi sahaya çıkacak anketörlerimiz. Halkın gönlünde olan bizim de gönlümüzde. Seçildiğinden ileride olan, partinin oyundan ileride olan, halkın gönlünde olan belediye başkanlarımızı tekrar aday yapacağız. Halkın beğenmediği başkanları değiştireceğiz. Türkiye'de bütün seçim bölgelerinde aday çıkartacağız ve sandığı örgütümüzün önünden kaçırmayacağız. Kazanmamız güç olan yer de olsa örgütümüz karar versin.”