Güneydoğu Avrupa'da yer alan 3 milyondan az nüfusa sahip Moldova’da ikinci tura kalan cumhurbaşkanlığı seçimleri, az bir çoğunluğun AB üyeliğini sürdürme yönünde oy kullandığı referandumun ardından gerçekleşti. AB yanlısı Cumhurbaşkanı Maia Sandu, ilk turda gerçekleştirilen seçimlerde oyların yüzde 42'sini almış ancak yeterli oyu toplayamadığı için seçim ikinci tura kalmıştı. İkinci turda Sandu, Moskova'nın oy satın aldığı suçlamalarının gündeme geldiği birinci tur seçimlerinde Sosyalist Parti'den Alexandr Stoianoglo liderliğindeki muhalefet blokuyla yarışıyor. 

'OYLARI SATIN ALDINIZ' SUÇLAMASI

Seçimin ilk turu ve referandumda, Moskova’nın arkasında olduğu ileri sürülen bir oy satın alma planına ilişkin iddialar gündeme getirilmişti. Sandu ve destekçileri, Rusya ve yandaşlarını “seçimleri etkilemek için oy satın alma ve yanlış bilgilendirme içeren geniş çaplı bir kampanya yürütmekle” suçlamıştı. Birinci tur seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Moldova'nın başkent Kişinev'de seçmenlerine seslenen Sandu, “Moldova hem bugün hem de son aylarda ülkemizin özgürlük ve demokrasisine yönelik eşi benzeri görülmemiş bir saldırı ile karşı karşıya kaldı” demişti.

Netanyahu'dan İran açıklaması: Donald Trump ile bu konuda hemfikiriz Netanyahu'dan İran açıklaması: Donald Trump ile bu konuda hemfikiriz

İkinci tur seçimlerinden önce ise Sandu’nun seçim kampanyası ekibi, “Kremlin destekli geniş kapsamlı bir oy satın alma planı” olarak tanımladıkları girişime karşı koymak için “mevcut tüm kaynakları seferber ettiklerini” açıklamıştı. Sandu'nun dış politika danışmanı Olga Roşca da verdiği bir röportajda, “Moldova'nın önünde muazzam bir görev var. 20 Ekim'deki ikiz oylamada etkili olduğu kanıtlanan Kremlin destekli geniş kapsamlı bir oy satın alma planını durdurmak için sadece iki haftamız var” açıklamalarında bulunmuştu.