Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), özel öğretim kurumlarına yönelik düzenlemeler kapsamında psikolojik danışma merkezlerinin kurulmasına ilişkin yönetmelik değişikliklerini hayata geçiriyor. Bu merkezler, bireylerin kendilerini tanımalarına, karar verme süreçlerini iyileştirmelerine ve problem çözme becerilerini geliştirmelerine yönelik çalışmalar yapacak.
PROGRAM İÇERİKLERİ TARTIŞMA YARATTI
"Yeni yönetmelikte yer alan psikolojik danışma merkezleri program başlıkları kamuoyunda tartışma konusu oldu." Düzenlemede sunulan hizmetlerin kapsamı ve uygulanma şekli, sektör temsilcileri ve uzmanlar arasında farklı görüşlere yol açtı.
MEB’in bu adımı, bireysel gelişimi desteklemek ve özel öğretim kurumlarının kapasitesini artırmak amacıyla atılmış önemli bir yenilik olarak değerlendiriliyor.
Cumhuriyet'in haberine göre, bu yeni merkezlerde "eğitsel danışmanlık", "akademik kaygı", "akran zorbalığı" gibi bir dizi program sunulacakken, aynı zamanda "manevi iyi oluş", "manevi başa çıkma", "şükran ve minnettarlığı geliştirme" gibi maneviyat ağırlıklı konuların da programa dahil edilmesi dikkat çekti. Eğitim uzmanı Alaattin Dinçer, bu merkezlerin pedagoji ve psikoloji biliminin evrensel normlarından uzak, ideolojik yönleri ağır basan kurumlar olma riskini taşıdığını belirtti. Dinçer, "Özellikle psikolojik danışma merkezleri için belirlenen program içeriklerinin, maneviyatın ve adab-ı muaşeret kurallarının dayatılması, kamusal bir hizmetin özelleştirilerek piyasaya sürülmesi gibi riskleri barındırıyor" dedi.
Yönetmelik kapsamında bir diğer önemli değişiklik ise uluslararası özel öğretim kurumlarına yönelikti. 1 Eylül 2025'ten itibaren bu kurumlarda Türkçe ve Türk tarihine ilişkin derslerin zorunlu hale getirilmesi planlanıyor. Ayrıca, uluslararası diploma ve sertifika programlarının uygulanmasına yönelik sınırlamalar getirilerek, bu programların Millî Eğitim Bakanlığı'nın belirlediği genel hükümlere bağlı kalınarak uygulanması zorunlu hale getirildi.