Yerel

Malatya'da eczacılar 21 metrekarelik konteynerde hizmet vermeye devam ediyor

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıla yakın bir sürenin geçmesine rağmen eczacılar halen 21 metrekarelik konteynerlerde hizmet vermeye devam ediyor. Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez, “Depremin hemen akabinde 48 eczanemiz konteynerde hizmet veriyordu. Maalesef hala konteynerlerde hizmet veriyorlar çünkü geçebilecekleri sağlam binalar bulamıyorlar. Sağlam binalarda da kiralar yüzde 300 artırmış durumda” dedi.

Abone Ol

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Malatya’da en büyük yıkımı yaşayan meslek gruplarından biri de eczacılar oldu. Deprem öncesi Malatya'da 264 olan eczane sayısında kısmen düşüş yaşanırken, 48 eczacı da eczanelerinin yıkılmasından dolayı konteynerlerde hizmet vermek zorunda kaldı. Rezerv bölgelerinin belirlenmesiyle birlikte bu alanların içerisinde kalan eczacılarda yer bulma telaşına düştü. Kentte uygun alanların olmaması var olan yerler içinde yüksek kiraların istenmesi nedeniyle eczacılar sıkıntı yaşadıklarını dile getirdi.

Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez, depremin ardından iyileştirme alamadıklarını, çok zor şartlarda çalıştıklarını söyleyerek, Türkiye genelinde eylem sürecine girdiklerini belirtti. Sönmez, yaptığı açıklamada, şunları söyledi:

“6 Şubat 2023’te Malatya’da büyük bir deprem ve felaket yaşadı. Depremin üzerinden iki yıl gibi bir süre geçmiş olmasına rağmen Malatya’da maalesef depremin izlerini tamamen silemedik. Kentte hala yıkıntılar devam ediyor ama biz eczacılar olarak kendi açımızdan bakarsak depremin hemen akabinde 48 eczanemiz konteynerde hizmet veriyordu. Maalesef hala konteynerlerde hizmet veriyorlar çünkü geçebilecekleri sağlam binalar bulamıyorlar. Sağlam binalarda da kiralar yüzde 300 artırmış durumdalar. Onun için eczacılarımız kötü şartlar olmasına rağmen konteynerde hizmet vermeye devam etmek zorunda kalıyorlar.

'YILLIK 40 BİN TL KİRA ÖDÜYORKEN ŞU AN YILLIK 500-600 BİMLERDEN SÖZ EDİLİYOR'

Kışla’nın sağ tarafı ilk rezerv alan ilan edilen bölgeler arasındaydı. Bizim orada 3 eczanemiz vardı, biri konteynere çıktı, 2’si de sağlam bina bulup çıkmak zorunda kaldılar çünkü maalesef konteyner koyabilecekleri yer de yok. O konteynere çıkan eczanemizin gittiği yerde tekrar rezerv alan ilan edildi ve eczacımız ne yapacağını bilmiyor. Şu anda en büyük sıkıntımız bu. Belirsizlikler en büyük problem. Siz, 'Şurası sağlam ben buraya geçiyorum' dediğinizde oranın rezerv alan ilan edilip edilmeme kesinliği yok. Onun içinde eczacılarımız ne yapacaklarını bilemeyecek durumdalar. Şu an halihazıra iki konteyner eczanemizin bulunduğu yerlere rezerv alan ilan edildiği için onları taşıma söz konusu ama maalesef yer bulamıyoruz. 2023 şubat ayında yaşadığımız sıkıntıların katlanarak devam ettiğini gözlemliyoruz. İnsanlar iki sene geçti artık deprem yaraları sarıldı, deprem konusunun çok ajite edilmemesini düşünüyorlar ama gerçekten gelip Malatya’yı ve depremzedeleri görsünler, o zaman bizi daha iyi anlayacaklardır. Malatya ne fiziksel ne de psikolojik olarak yaşanmayacak durumda. Evet ayağa kalkma gibi bir durum söz konusu, çarşı merkez yapılıyor, belki bir iki ay içerisinde teslim edilecektir ama bizi korkutan kısım maalesef kiralar. Çarşı merkezde eczanem vardı ve yıllık 40 bin TL kira ödüyorken şu an yıllık 500- 600 binlerden söz ediliyor. Yüzde 300 artış dedim, çok ciddi bir rakam. Bunu Malatya’da karşılayabilecek bir eczacı ya da eczacının cirosu yok.

'TÜRKİYE GENELİNDE EYLEM SÜRECİNE GİRDİK'

Eczacılar maddi zorluk içerisindeyken deprem bölgesindeki eczacılar olarak daha sıkıntılı durumdayız çünkü konteynerde 21 metrekarenin içerisinde hizmet vermek, o ilaçların stabilizasyonunu sağlamak çok kolay değil. Oradan hastalara hizmet vermek çok kolay değil. Personellerimizin ve eczacılarımızın psikolojisini düzenlemek çok kolay değil. Onun için bence artık sağlık alanında çok iyi iyileştirmeler yapılmalı. İlaç ve eczacılık alanında çok iyi iyileştirmelerin yapılması lazım. Çok ciddi iyileştirmeler olmalı. Biz Türk Eczacıları Birliği Başkanımızın aracılığıyla sürekli kamuoyuna sesleniyoruz. Gerçekten ekonomik olarak çökmüş durumdayız. Türkiye genelinde eczacılar çok sıkıntılı durumdayken biz konteynerdeki depremzede eczacılar olarak daha kötü durumdayız. Giderlerimizi karşılayamıyoruz. Asgari ücrete zam geldi, kiralar yüzde 200- 300, faturalara ciddi oranda zam geliyor ama bizim ilaçlarımıza maalesef yüzde 23 oranında zam geldi. Bu zam bizi etkilemedi. Yüzde 23’lük zam gelince ilaçlarımızın kademesi artı ve karlılığımız düştü. Maalesef devlet ilaç fiyatlarını artırırken bizim karlılık oranımızı düzenlemiyor. Bizde bununla alakalı birtakım görüşmeler yaptık. Maalesef geldiğimiz süreçte iyileştirme alamadık. Bununla alakalı da Türkiye genelinde eylem sürecine girdik. Bilgilendirme notlarımızı hazırladık, siyasilerimize iletiyoruz. Tüm afet dönemlerinde yedi yirmi dört hizmetimizi aksatmadık. Deprem döneminde biz Malatya’da hiçbir hastayı ilaçsız, depremzedeyi gıdasız ve bebekleri mamasız bırakmadık ama bizim de kalkınmamız ve ayakta durmamız için ekonomik şartlarımızın iyileştirilmesi lazım. Eğer ki iyileştirilmezse mecburen hiç istemeyerek eczanelerimizi kapatmak zorunda kalacağız.'' (ANKA)