Toplantıda söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmeler yapan İTO Meclis Üyesi Barış Avşar, ülkedeki güvensizlik ortamına dikkat çekti.
Ekonominin refaha ulaşabilmesinin temel yolunun güven ortamı olduğuna vurgu yapan Avşar, Diyarbakır’da katledilen 8 yaşındaki Narin’in 19 boyunca bulunamadığını hatırlattı, Dilan ve Engin Polat çiftinin serbest bırakılmasına vurgu yaptı. Avşar, “Sosyal medya fenomenlerini önemli iddialarla ve şaşalı bir şekilde tutuklayıp 9 ay sonra çıkartırsak dolar 34 lira olur, faiz yüzde 50 olur!” dedi.
Konuşmasında iş dünyasına da eleştiriler yapan Avşar, ülkede yaşanan onca yanlış uygulamaya iş dünyasının ses çıkarmamasını ve itiraz geliştirmemesine anlam veremediğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Ben ekonomistim” sözünü hatırlatan Avşar, “Biz daha ne olursa iş dünyası olarak ses çıkartacağız?” diye sordu.
Avşar’ın, İTO Meclisi’ne damga vuran konuşmasından bazı satırbaşları şöyle:
“Narin kızımız 8 yaşında, 19 gün bulunamadı, 2 kilometre evinin yakınında bulundu. Az önce beyefendi anlatırken Türkiye’de güvenden bahsetti, ekonomiye, paraya, faize ulaşmak için biliyorsunuz en önemli şey güven. Güven ekonomisi olması için sosyal medya fenomenlerinin, ilk başta devletimiz tarafından çok şaşalı bir şekilde araçlarını bağlayarak çok önemli iddialarla gündeme gelip 9 ay sonra onları çıkartırsak, çok rahat bir şekilde hayatlarına devam ederlerse dolar 34 lira olur, faiz yüzde 50 olur!”
“HER SÖYLEDİĞİNİN BİR GÜN SONRA TERSİNİ SÖYLÜYOR”
Merkezi hükümet, mevcut siyasi iktidar ülkede o kadar başarısız işler yapıyor ki her söylediğinin bir gün sonra tersini söylüyor. Bir gün “Katil Sisi” diyor, öbür gün ben konvoyundan geçemedim, “asla görüşmem” denilen Sisi Türkiye’ye geldiğinde ben onun konvoyundan geçemedim. “Rahip Bronson’u bırakmam” deyip yarın bırakırsanız, “Deniz Yücel’i asla iktidardayken bırakmam” deyip yarın bırakırsanız ekonomi böyle olur, faizler yüzde 50 olur, iş dünyasının paraya ulaşması imkânsızlaşır!
“KONUŞMAYAN, EN ÇOK SUSAN İŞ İNSANLARI!”
“Maalesef ki bu ülkede “Ben ekonomistim” diyen bir Cumhurbaşkanı var ve iş dünyası buna ses çıkartmıyor. Biz daha ne olursa iş dünyası olarak ses çıkartacağız? Birazdan Çalışma Bakanımız gelecek, bence Çalışma Bakanımıza soralım, bu şartlarda hangimizi nasıl ticaret yapacağız? Bunu halk zaten söyleyemez. Paraya ulaşan, ticaret yapan insanlar söylemezse kim söyleyebilir? Burada kimsenin herhangi bir şeye ihtiyacı yok ama en çok konuşmayan en çok susan iş insanları! Gerçekten bunu çok ilginç buluyorum. Hiç kimse ticaret yapmak istemiyor, yüzde 50 faiz var, yüzde 60 paraya ulaşmak var! Dolayısıyla iş dünyası, hangi siyasal iktidar olursa olsun karşı çıkmalı ve sesini yükseltmeli.”