Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin liderleri ve üst düzey temsilcilerini bir haftalığına New York'ta bir araya getiren BM 79. Genel Kurulu oturumu başladı.
Oturumda BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve ABD başkanı Joe Biden'ın konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan söz aldı.
Erdoğan burada yaptığı konuşmada İsrail Başbakanı Netanyahu'yu hedef alarak uluslarası topluma çağrıda bulundu. 'Filistin Devleti'ni bir an evvel tanımaya ülkeleri davet ediyorum. Gazze'deki soykırımın önüne geçmek için daha neyi bekliyorsunuz?' diyen Erdoğan, Netanyahu'ya 'Hitler' benzetmesi yaparak şunları söyledi:
"İsrail'in oyalama ve aldatma hamlelerine daha fazla prim verilmemelidir. 2735 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının uygulanmadığı ortamda İsrail'e yönelik zorlayıcı tedbirler gündeme alınmalıdır.
60 bini aşan yardım miktarıyla Türkiye, Gazze'ye en fazla yardım gönderen ülke konumundadır. İsrail ile ticari ilişkileri sonlandırarak tavrımızı ortaya koyduk. İsrail'in saldırıları altındaki Lübnan halkının da yanındayız.
İsrail'in tutumunun uluslararası toplumun Filistinli sivillere yönelik bir koruma mekanizması geliştirilmesi zaruridir. Nasıl Hitler insanlığın ittifakı ile durdurulmuşsa, Netanyahu ve cinayet şebekesi insanlığın ittifakı ile durdurulmalıdır."
'SİZİN MESLEKTAŞINIZ DEĞİL Mİ?'
Basın mensuplarına da seslenen Erdoğan, "Ey uluslararası basın kuruluşları, İsrail'in canlı yayında katlettiği, ofislerini bastığı gazeteciler sizin meslektaşınız değil mi?" diye sordu.
"Uluslararası toplum çok kötü sınav vermiştir" diyen Erdoğan BM Genel Kurulu'nda şu sözlerle seslendi:
"Gazze'de aynı zamanda BM sistemi ölüyor, hakikat ölüyor. Batı'nın savunduğunu iddia ettiği değerler ölüyor. İnsanlığın daha adil dünyada yaşama umudu tek tek ölüyor.
Ey insan hakları örgütleri, Gazze'dekiler, Batı Şeria'dakiler insan değil mi? Filistin'deki çocukların okuma, yaşama, sokakta oynama hakkı yok mu?
Ey BM Güvenlik Konseyi, Gazze soykırımının önüne geçmek, bu zulme dur demek için daha neyi bekliyorsunuz? Filistin halkıyla birlikte kendi vatandaşlarının canını tehlikeye atan katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz?
Ey İsrail'e kayıtsız, şartsız destek verenler, bu katliamı seyretmenin, vahşete ortak olmanın utancını daha ne kadar taşıyacaksınız. Gazze, Ramallah, Lübnan'da çocuklar ölürken, bebekler küvezde can verirken, maalesef uluslararası toplum da çok kötü sınav vermiştir.
Ey BM Güvenlik Konseyi, Gazze soykırımının önüne geçmek, bu zulme, bu barbarlığa 'dur' demek için daha neyi bekliyorsunuz?"
'TECRİT ARTIK SON BULMALIDIR'
Doğu Akdeniz meselesine de değinen Erdoğan, devletleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımaya davet etti. "Federasyon modeli artık geçerliliğini tamamen yitirmiştir" diyen Erdoğan, "Adada iki ayrı devlet ve iki ayrı halk vardır. Kıbrıs Türklerinin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüleri yeniden tecil edilmeli ve tecrit artık son bulmalıdır.
Bugün uluslararası toplumu bir kez daha Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımaya, diplomatik, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurmaya davet ediyorum. Libya'da ülkenin birlik ve muhafazasına aktif destek sağlıyoruz. Tüm devletleri Libya'nın yanında samimi şekilde yer almaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.