"Millet İradesine Sahip Çıkıyor" sloganıyla düzenlenecek mitinglerin ikincisini Şişli'nin ardından bu akşam Beylikdüzü'nde düzenleniyor.

ÖZGÜR ÇELİK, İMAMOĞLU'NUN MESAJINI OKUDU

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, ilk olarak kürsüye geldi. Özgür Çelik kürsüde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun mesajını okudu:

İBB soruşturmasında bomba iddia! Üst düzey isim itirafçı oldu İBB soruşturmasında bomba iddia! Üst düzey isim itirafçı oldu

"Beylikdüzü evim, acıyı, sevinci, kavgayı, heyecanı, öfkeyi paylaştığım ailem, projeleri ile planları ile meydanları ile beni çalıştıran bana öğreten beni yetiştiren okulum, sen çok güzelsin. Çok vicdanlısın. Çok vefalısın. Bana yoldaşlık ediyorsun. Adım atmadığım sokağın kalmamış Beylikdüzü. Beni evlerinde ağırlayan sofralarına kabul eden kardeşlerim, bana kazandırdığın dostlarla arkadaşlarla bizi bir ekip yapan takım yapan Beylikdüzü. Bizi eğittin, bize öğrettin, bizi büyüttün.

Önümüze bir yol, bir hedef koydun. Bize hizmet etmeyi öğrettin. Siyasetin partizanlık değil, hizmet aracı olabileceğini burada birlikte kanıtladık. Hiç kimseyi ayırmadan, yoklukta dayanışmayı, varlıkta adil paylaşmayı el ele verip bir şehri beraber kalkındırmayı. Burada birlikte başardık. Beylikdüzü'nde ayrımcılığı elimizin tersi ile itip el ele verip dayanışmanın, refahın kalkınmanın mümkün olduğunu hep birlikte gösterdik.

"YOLUMUZ UZUN, HEYECANIMIZ YÜKSEK..."

Çıktığımız yolu bırakmadın, arkadaşım, dostum, kardeşim, Mehmet Murat Çalık'ı da bağrına bastın. Bu yol uzun dedin. Heyecanım yüksek dedin. Gençliğimiz var dedin benimle birlikte. Burada haykırdık hep beraber. Şimdi biz kardeşim Mehmet Murat Çalık ile Silivri zindanından yine birlikte haykırıyoruz: 'Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var, biz adalete susamış, demokrasiye inancı tam Türk gençliğiyiz, Türk gençliğiyiz.'

Seninle başladığımız yoldan çoğalarak büyüyoruz Beylikdüzü. Kararlılıkla yürüyoruz. Tarihi bir yerde, tarihi bir akşamda yine hep birlikteyiz. Aramızdaki duvarların demir parmaklıkların hiçbir hükmü yok. Ben sizinle birlikte Yaşam Vadisi'nin o temiz havasını soluyorum. O tatlı esintisini hissediyorum. Beylikdüzü Yaşam Vadisi İstanbul'da gerçekleştirdiğimiz büyük değişimin simgesidir. Ranta, betona dayalı bir israf düzenine karşı ilk adımı yıllar önce bu kadar büyük bir alanı betonda kurban etmeyip halkın kullanımına açarak göstermiştik. Sizler bu vadiye ve halkçı anlayışımıza sahip çıktınız ve benim yanımda oldunuz. Hepinize çok teşekkür ediyorum.

Beylikdüzü Yaşam Vadisi İstanbul'da gerçekleştirdiğimiz büyük değişimin simgesidir dedik. Yalnız benim değil, ilk günden beri yol ve kader arkadaşlarığı yaptığımız sevgili Mehmet Murat Çalık başkanımızın da yanında oldunuz. Önce bütün İstanbul katıldı bize, dayanışmanın kalkınmanın ve refahın kendi olması için bütün İstanbul katıldı yolculuğumuza. Neleri atlatmadık ki hep birlikte. Covid günlerinden geçtik. Tüm İstanbul hep beraber dayanışmanın öncüsü oldu.

"DAYANIŞTIKÇA BÜYÜDÜK"

Ekonomik krizlerde birlikte omuz omuza verdik. Askıda faturadan kreşlere bölgesel istihdam ofislerinden burslara, yurtlara, annelere ücretsiz ulaşım sağlayan Anne Kart'tan gençler için kütüphanelere emekliler için pazar desteklerinden Kent Lokantaları'nda bu ülkeyi yoksullukta eşitleyen bir avuç zengine ülkenin tüm servetini transfer edenlere inat ayrıyı gayrıyı bitirdik, omuz omuza verdik, dayanıştıkça büyüdük. Hep birlikte çoğaldık.

İstanbul'u altyapısıyla modern bir şehir kıldık, yalanı, talanı israfı bitirdik. İstanbul'a hizmeti getirdik. Meydanları ile parkları ile ecdadımızdan emanet binasıyla İstanbul'u baştan aşağı değiştirdik. Metrolarıyla, vapurlarıyla, konforu getirme yolculuğuna çıktık. İhanetlerini saklaymadıkları İstanbul'a gururu dayanışmayı getirdik. Beylikdüzü'nden başlayan umut önce İstanbul'u sardı sonra İstanbul'un enerjisi tüm vatana yayıldı. Korktular Beylikdüzü, çok korktular bizden. Umutlanan bir milletten geleceği için heyecanlanan bir milletten çok korktular. Milletin umudunu bitirmek hayallerini kırmak için kumpaslara giriştiler.

Beni arkadaşlarımı, kardeşim Mehmet Murat Çalık'ı yolumuzdan alıkoymak için oyunlar planladılar. Pervasızca ve mesnetsiz kumpaslar kurdular. Beni yolumdan alıp milleti korkutup sindirip, diz çöktürüp bozuk düzenlerine zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapan vahşi düzenlerini korumak için her yola başvurdular.

"DİMDİK AYAKTA, GÖREVİMİN BAŞINDAYIM"

Ve ben Silivri'deki hücremde dimdik ayakta, sizden aldığım güçle, enerji ile görevimin başındayım. Güçlüyüm çünkü sinmeyen, korkmayan, diz çökmeyen bu millet bana güç veriyor. Umutluyum, heyecanlıyım. Çünkü genç evlatlarım kaderlerini ellerini alıyor. Cesurum çünkü genciyle yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle, Türk'ü ile, Kürt'ü ile Laz'ı ile Çerkez'i ile Arap'ı ile bütün bir millet birleşiyor.

Her inançtan, her görüşten insanınımız birleşiyor. Millet adalette birleşiyor. Millet vicdanda birleşiyor. Millet ortak gelecek, ortak kaderde birleşiyor. Millet, korkunun değil, yeni bir hayatın doğum sancısı ile ayağa kalkıyor. Millet, adalet ve demokrasi devrimi için ayağa kalkıyor. Millet kaderini bir avuç muhterisin iktidar hırsına teslim etmeyeceğini haykırıyor. Millet, kaderini eline almak istikameti bizzat çizmek için iradesini ortaya koyuyor. Umutla, heyecanla, kararlılıkla ayağa kalkan milletin önünde hiç kimse duramaz. Millet sandığı önünde istiyor. Bu kararın önünde kimse duramaz. Ya adalet ya esaret. Önümüzde başka yol yok. Ya adalet ya sefalet önümüzde başka seçenek yok. Biz adalete susamış, demokrasiye inancı tam, büyük ve güçlü bir milletiz.

Hep birlikte adaletin iktidarını kuracağız. Bir avuç insana karşı, 86 milyonun gücü ile 86 milyonun kardeşliği ile başaracağız. Size güveniyorum. Sizinle gurur duyuyorum. Her şey çok güzel olacak."