MEB'ten valiliklere "ders saati" genelgesi: Kış saati mesajı MEB'ten valiliklere "ders saati" genelgesi: Kış saati mesajı

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Osmaniye'de bulunan Bilge Sitesi de yıkıldı. Enkaz yığınına dönen sitede 105 kişi yaşamını yitirdi, 6 kişi de yaralandı. Bilge Sitesi'nin yıkılmasına ilişkin binanın müteahhitleri Mustafa İpek ve Faruk Pilge ile fenni mesuller Ayhan Gedik ve Haluk Koç, "taksirle ölüm ve yaralanmaya sebebiyet verme" suçundan tutuklu olarak yargılanıyor. 

Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Suçları Soruşturma Bürosu, söz konusu yapının mimari ve betonarme projesinin o dönem Osmaniye Belediyesi İmar Müdürlüğü'nde görevli personel konumunda bulunan eski Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara, Sevinç Ayşe Argun, Hülya İnan ve Mustafa Nalbant hakkında "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan iddianame hazırlamıştı. 

İddianamedeki ifadesinde Kadir Kara, "Osmaniye'nin proje tarihinde afet bölgesi kapsamında olmadığını ve kendisinin de imar müdürü olarak kontrol sorumluluğunun tamamen evrak üzerinden yapılan bir görev olduğunu, bunun dışında projenin ve yapının ilgili yönetmeliklere uygun tamamlanması noktasında sahada ve yerinde bir kontrol sorumluluğunun olmadığını, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini" beyan etmişti. Diğer sanıklar ise "Sorumlu kişilerin kim olduğunu bilmediklerini ve teknik bilgilerinin olmadığını" belirtmişti.

'BU ACININ YARGI ÖNÜNDE ADLİ BİR ŞEKİLDE KARŞILIK BULMASINI DÖRT GÖZLE BEKLİYORUZ'

MHP'li Kadir Kara ve 3 kamu görevlisi yarın Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıkacak. Bilge Sitesi'nde annesi Lütfiye ve babası Ahmet Canbolat'ı kaybeden Mustafa Canbolat, şunları kaydetti:

"6 Şubat 2023 tarihinde, Bilge Sitesi’nde meydana gelen yıkımda 105 canımızı kaybettik. O kara gün, maalesef benim de hayatımın en büyük acısını yaşadığım gün oldu. Depremde annem ve babamı yitirdim; onları ancak yedinci günde bulabildik. O günden beri, acımızın ağırlığı altında yaşarken tek gayemiz, bu kayıpların hesabının sorulması ve adaletin yerini bulmasıdır.

Bilge Sitesi’nde yaşanan yıkım, sadece bir doğal afetin etkisi değil, ihmallerin ve kuralsızlıkların gün yüzüne çıkardığı bir trajedidir. Annem ve babamın yaşadığı binada, gerekli önlemler alınmış olsaydı, belki de bugün bu acıyı yaşamıyor olacaktık. Ancak yıllardır göz ardı edilen yapı denetimleri, ihmaller ve hatalar zinciri, bu felaketin büyüklüğünü artırdı. Yaşadığımız bu kayıplar, sadece ailemizin değil, komşularımızın, sevdiklerimizin ve tüm Osmaniye'nin ortak acısıdır.

Biliyorum ki kaybettiklerimizi hiçbir şey geri getiremez. Ancak, annem ve babamın hatırasına duyduğum saygı, bu mücadeleyi sürdürmem için bana güç veriyor. Bugün, tek isteğim, bu ihmallerin ve sorumsuzlukların bir daha asla yaşanmaması adına adaletin yerini bulmasıdır. Kim olursa olsun, sorumluların adalet önünde hesap vermesini istiyoruz. İhmali ya da sorumluluğu olan herkesin, bu acıyı paylaşan ailelerin yüzüne bakıp, verdikleri zararın hesabını vermesi gerekiyor.

Bu acının yargı önünde adil bir şekilde karşılık bulmasını dört gözle bekliyoruz. Yarın, eski Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara ve belediye personelleri Sevinç Ayşe Argun, Hülya İnan ve Mustafa Nalbant gibi isimlerin de ilk kez yargılanacak olması bizim için çok önemli bir adım. Bu sürecin sonunda sorumluların ceza almaları, yalnızca adaleti sağlamakla kalmayacak; aynı zamanda bu tür felaketlerin bir daha yaşanmaması için bir caydırıcılık oluşturacaktır. Kaybettiğimiz canların anısına ve geride bıraktıkları bizlerin acısına saygı duyulması için elimden gelen her türlü mücadeleyi vereceğim. Annem ve babamın anısını yaşatmak ve bir daha başka ailelerin aynı acıyı yaşamamasını sağlamak için, adalet mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir."