Depremlerin yerini önceden bilen adam Şener Üşümezsoy, BBC'nin yayınladığı ve bilgisayar ortamında yapılan İstanbul depreminin kırılma simülasyonunun görsellerini paylaştı.
Yeniçağ'dan Merve Kızılalp'in haberine göre Üşümezsoy, simülasyonda hata yapıldığını açıkladı.
Haritadaki 1. nokta Colomp modellerinde ve kırılma senaryolarında senaryo yöneticisinin hangi fayların stres aktardığını ve hangi faylarını kırılacağını çizdiği haritadır.
Bu simülasyonda temel alınan modelin Rolando Armijo’nun 2005 yılında oluşturduğu harita olduğunu belirten Üşümezsoy, bu harita ile diğer birçok Le Pichon haritalarının dışlandığını açıkladı. Bu harita ile asıl Le Pichon'u dışlayan temel ögenin, "Adalar fayı 65 kilometre körfezden çıkarak 40 derece açıyla kuzeybatıya doğru gitmesi ve Yeşilköy ile Büyükçekmece arasında orta sırt fayı denilen Adalar fayının devamı olmasıdır." dedi.
Armijo'ya göre Adalar fayında hem normal atım bileşeni vardır hem de yan atım bileşeni vardır. Küçükçekmece önlerindeki fayda ise bir kopukluk vardır, bu fay Kumburgaz fayı ile orta sırt arasında bulunan boşlukla bulunur ve bu fayı dengelenmeye çalışır.
“ŞİDDETLE KARŞI ÇIKIYORLAR”
Şener Üşümezsoy ise haritayı şöyle ifade etti:
“Oysa yaptığımız çalışmalar sonucunda Kumburgaz fayının ters fay olduğu bilinmektedir. Büyükçekmece ile Yeşilköy arasındaki fark ayrı bir yapıdadır ve bu fay Adalar fayının devamıdır. Esas olarak bu model Adalar fayı ve orta Marmara fayı birleştirme modelidir. Buna şiddetle karşı çıkan Le Pichon ve Şengör, Adalar payının düşey fay olduğu ve aktif olmadığı ileri sürerek çukurların tam ortasından giden doğu-batı yönlü Kuzey Anadoludaki tek fay modeli şeklini çizmiştir.
Daha sonra Armijo gelip burada çalışma yapınca bu çukurlar arasında giden tek fay olan Le Pichon fayını çürütmüş buna karşılık diğer bir modelleri, Le Pichon ve Celal Şengör’ü benimsemiştir. Fakat daha sonra Armijo demiştir ki ‘böyle bir sistem olmaz, devam eden sürekli bir yan atılımlı sistem yok, Adalar fayı normal fay ve bu normal fayda faydır.’”
Simülasyondaki kırılmanın Kumburgaz fayında başladığı söylenirken, çizimdeki kırılmanın Orta Marmara sırtındaki Büyükçekmece ile Yeşilköy arasındaki fay üzerinde olduğu göstermektedir. Bu haritada fayın batıya doğru ilerlemesini, Kumburgaz fayına doğru ilerlemesini, göstermektedir. Ama daha sonra kırılma doğuya doğru yani Adalar fayına doğru ilerlemektedir.
“ADALAR FAY HATTINDA FAYINDA YOKTUR”
Şener Üşümezsoy’a göre, Adalar fayı söylendiği gibi 1894'te kırılmıştır ve Adalar fayı da normal fay olduğu için bu bölgede stres yoktur. 1894'te bizzat Adalar fayı kırılmıştır dolayısıyla Adalar fayında stres yoktur.
Yeşilköy'de ve Silivri arasında önce 50 kilometre daha sonra 70 kilometre fay olduğu tezine inildiğini belirten Prof. Üşümezsoy “Bu 50 kilometrelik deprem modeli yetmeyeceği için 30 kilometre Kumburgaz fayı, 20 kilometre Orta Marmara fayı, 60 kilometre Adalar fayı da bu modele eklenmektedir. Oysa Adalar fayı aralarında 45 derecelik bir açı vardır neredeyse. Bir depremde böylesine açılımlı bir fayda bu kırılamaz” dedi.
“İKİ BÜYÜK HATA YAPILIYOR”
Toplam 7.1'lik deprem yapmak için 2 hata yapıldığına değinen Üşümesoy “Deprem bilimciler Kumburgaz fayı ile orta sırt dediğimiz Büyükçekmece ve Yeşilköy arasındaki Avcılar fayını tek fay gibi almaktadırlar. Oysaki onlar iki ayrı faydir ve orta sırt fayında yan atılımlı sistem yoktur, onun sırtı kesinlikle kesilmemiştir. Adalar fayının devamı olarak ölü bir faydır” dedi.
Orta Marmara sırtı ve Kumburgaz fayını 5 metrelik atımla kırıldığını varsayan modelde, 1966'dan beri yılda 2 santimden 5 metre biriktiğine değinen Şener Üşümezsoy Adalar fayında ise 2 metrelik atılımla kırılma yaşandığına değindi. Ancak bu durumun sebebinin açıklanmadığının da altını çizdi.
“KIRILMA KESİNLİKLE YEŞİLKÖY'DEN DAHA DOĞUYA GEÇMEYECEKTİR”
Israrla Adalar fayında bir stres olmadığını söyleyen Üşümezsoy, “Adalar fayı normal bir faydır ve o yüzden de kırılma kesinlikle Yeşilköy'den daha doğuya geçmeyecektir ve bu boyutuyla 50 kilometrelik fay, en fazla 7'lik deprem yapar” ifadelerini kullandı.
“50 KM'LİK FAY BİLE OLSA 6.5’LİK DEPREM YAPAR”
Üşümezsoy, Japon deprem bilimcilerinin yaptığı çalışmalarda fayın derinliğinin 15 kilometre olarak ölçüldüğünü, ülkemizde ise fayın derinliğinin 10 kilometrenin altında ölçüldüğünü belirterek “50 kilometrelik bir fay bile olsa 7'lik deprem yapamaz ancak 6,5'luk deprem yapar” dedi.
Oysa yapılan simülasyonun temelinde fayların olmadığı yere fay çizmekten ve burada deprem yaratmaktan öteye gidilmediğine değinen Üşümezsoy bu durumu şöyle açıkladı:
Yeşilköy ile Büyükçekmece arasındaki fay, Adalar fayının devamıdır. Kumburgaz fayı ise ters faydır. Bu durumda gerçekten Kuzey Anadolu fayı 45 derece doğu-batı yönü giderken 45 derece kuzey-doğruya saptıracak hiçbir dinamik yoktur. Hatta tersine doğu-batı gittikten sonra güneye doğru döndürecek bir yapı vardır. Bu da Batı Anadolu'nun saatin tersi yönünde dönmesidir. Bu durum da 1894'te Doğu Marmara çınar çukurunun Güney kenarıdır. Burası da 1894 depreminde kırılmıştır. Diğer taraftan ise 99 depreminde Yalova kıyısından başlayıp Gölcük'e kadar uzanan fay kırılmıştır. O da Gölcük çukurunun güneyinde yer almaktadır. Haritada görüldüğü gibi Le Pichon ve Şengör çukurlar arasında dümdüz giden bir fay ileri sürmüştür ama sonra Adalar fayı ve orta Marmara fayı birbirinin devamı olarak yan atılımlı fay sistemini kurmuştur. Buna karşılık Adalar fayı normal bir faydır. Kumburgaz çukuru yan atılımlı bir faydır. Bunların ikisini birleştiren Büyükçekmece ve Yeşilköy arasındaki fay hem normal fay hem de yan atılımlı fayın devamı olarak davranmaktadır.
Bu simülasyonla birlikte tektonik fay temeli ve mekanizma temelinin çürütüldüğünü belirten Üşümezsoy, “Marmara depreminin bilimsel senaryosu fay temeli doğru olmayınca simülasyon da hata vermektedir” sözleriyle durumu özetledi.
“TÜM DEPREM TEZLERİ ÇÖPE ATILDI”
Yukarıdaki harita ise 99 depreminden sonra yapılan iki tane 7.4'lük depremin kırmızıyla gösterilen Tekirdağ depremi ve Adalar depremini göstermektedir. Üşümezsoy “yüzde 65 risk var, 30 yıl içinde kırılacak, 7.4'lük 2 deprem olacak tezi Natural dergisinde yayınlanmış ama sonra bu gün çöpe atılmıştır” dedi.
Üşümezsoy diğer tezlerin de şu şekilde çürütüldüğünü ifade etti:
2. modelde ise ‘Silivri kuzey kenarında ve Tekirdağ fayında 7 üzerinde deprem olacaktır tezi söylenmiştir’ ama bugün bunlar çürümüştür. Bizzat çürüten de bu yapıyı kuran buradaki tektonik modeli kıran Armijo’nun kendisidir.
Ama Armijo'nun fay modeli, Armijo’nun fay modelinden çıkarak Le Pichon ve Şengör'ün kanaldan adapte ettiği modele göre yapılmış olduğuna değinen Üşümeszoy “tüm bu modeller EMSC tarafından ‘böyle bir fay yoktur’ tezi ile çürütülmüştür. Keza bu Kuzey kenarda fay modeli kuranlara ESMC şiddetle karşı çıkarak Yalova Çınarcık kenarından fayın gittiğini vurgulamıştır. Daha sonra o fayın Silivri ve Kumburgaz'daki depremleri sonrası buradaki fayın ters fay olduğunu ve 6.5’lik bir depremin oluşma riskinin %1'lerde olduğunu vurgulamıştır. Yani %65 7.4'lük deprem ve 7.2'lik deprem senaryoları ciddiye alınmamıştır” dedi.
Emsc'nin son yıllarda olan depremlerin tümünü işlediği Kuzey Anadolu fayının Marmara hattındaki yapısına bakıldığında fayın güney kıyıdan geçtiğine dikkat çeken Şener Üşümezsoy 1894 ve 1999 kırılmasının yer aldığı izin kırmızıyla çizildiğini kaydetmiştir. Bunun dışında Kuzey kenarda Kumburgaz sırtının önündeki ters fayda kırmızı noktalar işlendiğini ve 2019'da olan Silivri-Kumburgaz depreminde fayların ters fay olarak kırıldığı ve ters fay olarak kuzeydeki bloğun yukarı çıktığını açıkladı.
Son olarak paylaştığı haritayı tanımlayan Üşümezsoy “yan atılımlı faylarda stres rejimi çember içinde bir haç gibi çizilmektedir. Bu alanların ikisi stres yüklü, ikisi ise stresi düşük alanlardır. Sıkışma ve genişleme alanları bu anlamda açık renkli alanlar, stresin yüklü olduğu koyu renkli alanlar ise genişleme alanı yani stresin düşük olduğu alanları göstermektedir. Kuzey Anadolu fayında yapılan bu tipik olarak haç şeklindeki ve bu balon içindeki yapıyı vermektedir. Ama ters faylarda ise mercek şeklinde ortada koyu renkli genişleme alanı yanlarda sıkıştırma alanı ise açık renklerdeki alanlardır” dedi.