Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara 2 No’lu Barosu’nun Ulucanlar Cezaevi Müzesi'nde düzenlediği yeni adli yıl açılış kokteylinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, "YSK üyelerine 'ahmak' dediği” iddiasıyla açılan davaya ilişkin “Hodri meydan. Ceza mı keseceksiniz? Buyurun kesin. Size söz, Bu millet ayağa kalkar. Bu millet size Yargıtay kararı verene kadar, o süreyi göstermez, evinize yollar. Onun da yöntemi belli. Erken seçim gelir" sözlerini değerlendirdi. Tunç şunları söyledi:
"Yargımız, başta Anayasa, kanunlar ve ilgili mevzuat çerçevesinde karar verir. Dolayısıyla görülmekte olan bir davaya yönelik tehdit içeren sözler söylemek kimseye yakışmaz. Kimse yargıyı tehdit edemez, kimse yargıya parmak sallayamaz. O nedenle o konuşmaların hukuk sistemimiz açısından doğru olmadığını, şık olmadığını ve çok uygunsuz davranış olduğunu ifade etmek istiyoruz. Yargının vermiş olduğu bir karar var. Burada ilk derece mahkemesinin kararını beğenmediğiniz zaman istinafa gidersiniz, istinafta görülmekte olan davada savunmanızı verirsiniz, yargı bir karar verir, yine beğenmezseniz bunun temyizi var. Yargı süreçleri devam ederken, kabadayı bir şekilde yargıyı tehdit ederek, parmak kaldırarak, 'Veremezsiniz bu kararı, verirseniz kaos çıkar, herkes ayaklanır ' şeklinde ifadeler kullanmak hiç bir makam sahibine yakışmaz. Yargı bağımsız ve tarafsızdır, herkes yargı kararlarına saygı duyarak, gerekli itirazlarını da yaparak; öyle televizyon programlarına çıkıp, el kol, parmak sallayarak, sözler sarf ederek hiç kimse yargı mensuplarını korkutamaz, millet de bu tavırlardan hiç hoşlanmaz. Yargı kararları elbette eleştirilebilir. Yargı bir karar verdikten sonra, eleştiriler sonunda yargı en mükemmele ulaşır. Çıkıp oradan parmak sallayarak yargı mensuplarını etkileyemezsiniz."
Sosyal medyanın etkisiyle yeni suç tiplerinin oluştuğunu belirten Tunç, şunları kaydetti:
"Toplumda şiddet olayları artıyor şeklinde kesin kanaate varmak doğru değil. Sosyal medyanın etkisiyle, bilişim sistemlerinin kullanılmasıyla yeni suç tipleri ortaya çıkıyor. Sosyal medya da suç işlenmesini teşvik eden bir mekanizma haline de maalesef dönüştürülebiliyor. İnternet yoluyla işlenen suçların önlenmesine dair bir kanunumuz var. Sosyal medya şirketlerine, internet sitelerine yönelik yükümlülükler var. Bu özellikle çok sayıda abonesi olan yabancı sosyal medya şirketlerine bir takım yükümlükler getirdik. Sosyal medya şirketlerinin hizmet verdikleri ülkelerin kanunlarına uymak zorunda."
