Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kararı doğrultusunda, Adnan Oktar örgütüyle ilişkili oldukları iddia edilen 5 savcı ve hakim, ilk kez yargı önüne çıkacak
Adnan Oktar örgütü ile ilişkili oldukları iddiasıyla 5 savcı ve hakim, ilk kez yargı önüne çıkarılacak. Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kararı doğrultusunda, eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, İstanbul Bölge Adliyesi 1. Ceza Dairesi eski üyeleri Ahmet Mahnaoğlu, Derya Bayburtluoğlu, Reyhan Yaman ve dairenin eski savcısı Ali Parlar, sanık olarak yargılanacak.
Yargıtay’ın açıklamasına göre, sanıklara savcı ve hâkimlik görevlerini Adnan Oktar örgütünün çıkarları doğrultusunda kullanma suçlaması yöneltiliyor. Oktar örgütüne verilen cezanın Yargıtay’da kesinleşmesinin ardından, örgütün yargıdaki ayaklarına yönelik ilk dava açılmış oldu.
"ADNAN OKTARCILAR ALEYHİNE OLAN DOSYALAR KAPATILMIŞ"
Barış Terkoğlu,Cumhuriyet Gazetesi'ndeki yazısında, Yargıtay’ın verdiği kararı köşesine taşıdı. Terkoğlu, üç HSK müfettişinin Oktarcıların yargıdaki ilişkileri hakkında hazırladığı 680 sayfalık raporun detaylarını aktardı. Raporda, yargı mensuplarının ve yakınlarının mal varlıkları, telefon kayıtları ve HTS (hitap, telefon, SMS) kayıtları incelenmişti. Eski başsavcı Hadi Salihoğlu ve savcı Ali Parlar’ın, Oktar örgütüyle organik ilişkileri olduğu, Salihoğlu’nun Oktarcılar aleyhindeki dosyaları kapattığı belgelenmişti.
"MAHKEMENİN ALDIĞI KARARLAR, MAHKEME DIŞINDA YAZILMIŞ"
Mübaşir tanık G.Ü.'nün ifadesine göre, mahkeme kararlarının mahkeme dışında yazıldığı ve delil incelemesi yapılmadan verildiği belirtilmişti. Mahkemenin "uyku sersemi" kararı vermesi ve silahı iade etme kararı almasının hukukta görülmemiş uygulamalar olduğu sonucuna varılmıştı. Örgüt üyelerinin serbest bırakılması ve yurtdışı yasaklarının kaldırılması sonucu sekiz sanığın kaçtığı ve üç sanığın yurtdışına firar ettiği rapor edilmişti.
Müfettişler, sanıkların olağandışı bir şekilde zenginleştiklerini ve dosyadaki önemli delillerin göz ardı edildiğini tespit etmişti. Özellikle, Adnan Oktar davasında cinsel istismar ve diğer suçlardan toplamda 8 bin 463 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan sanıkların, yargı mensuplarının örgüte destek faaliyetleri nedeniyle yargılanması istenmişti. Bu önemli dava süreci, Yargıtay’da devam edecek.